9 Aralık 2016 Cuma

BİR İNSAN ÖMRÜNÜ NEYE VERMELİ?

Yaşayan hiçbir insanın tam olarak net bir cevap veremeyeceği, belki de doğrudan sorulmaması gereken bir soruyla başladım. Başlıktaki cümle son zamanlarda pek bir dokunuyor zülfüyârıma.
Aslında sözleri Zülfü Livaneli tarafından yazılan bir türkünün adı bu. Önceki yazımda bahsettiğim ”Zülfü Livaneli- 50. Yıl Bir Kuşaktan Bir Kuşağa” albümünde, sesinin hastası olduğum Erkan Oğur, İsmail Hakkı Demircioğlu ile birlikte seslendiriyor. İlk dinlediğimde elbette ki ağladım yine salya sümük, sonra birkaç defa daha dinledim ama kendimi sıkarak, tutarak ve biraz gözlerimin dolmasıyla geçiştirerek. Siz de dinleyin, ağlamayın ama dinleyin, niye bir türkü dinleyip de bu konuda yazmaya başladığımı anlayacaksınız.
Efendim tekrar dönelim soruya; Bir insan ömrünü neye vermeli?
Ekşi, Uludağ, İnstela gibi sözlüklerde cevaplar verilmiş; anneye, çocuklara, neyi yapmak istiyorsa ona, sekse, eğitime, kendisine gibi türlü türlü komik veya anlamlı cevaplar var. Soru çok aptalca diyenlerin sayısı da hayli fazla. Zaten o yüzden diyorum ki bunun net bir cevabı yok. Ama yine benim kafamdaki matematik giriyor devreye, bir soruyu cevaplamayı kabul etmemenin iki yolu vardır ya o soruyu yok saymak ya da sorunun tam tersi tezleri savunmak. Böyle bir şeyi yok sayabilirsiniz ama bir insan ömrünü hiçbir şeye veremez derseniz ömrünü davasına adayıp bu uğurda ölenlere haksızlık etmiş olursunuz, ayrıca ispatı olan örnekler yüzünden sorunun tersi de geçerli olamaz. Yani, “Bir İnsan Ömrünü Bir şeylere Verebilir”. Örnekler çok, önce dönüp Anıtkabir’e bakmak bile yeterli.
Benim fikrim mi? Ben “neye vermeli”nin cevabını bulamadım -şahsen bir efsane olmadığım için belki de- ama soruyu değiştirip, ben neye verdim ömrümün şimdiye kadar ki kısmını diye soruyorum kendime. İşte buna cevabım net; Çalışmaya. Yalnızca çalıştım ben, önce iyi bir çocuk sonra iyi bir yetişkin olmaya. Yani herkes tarafından asgari düzeyde kabul gören “İyi” kavramını amaçlayarak, iyi insan olmaya çalıştım. Ders çalıştım, işimde, evimde çok çalıştım, sahip olmak istediğim her şey için çok çalıştım, sanki ömrümü çalışmaya verirsem, dönemsel olarak o an istediğim her şey olabilecek gibi düşündüm hep. Üstelik bunun her zaman geçerli olmadığını, akışın her zaman çalışmakla değiştirilemeyeceğini bilmeme rağmen. Belki başka bir seçeneğim olmadığındandır ya da belki başka seçenekleri göremediğimdendir.    
Hadi siz de düşünün bakalım, tam kafayı yedirtecek damardan bir soru; Siz neye verdiniz ömrünüzü?


YANGIN YERİ
Yaşamak bu yangın yerinde
Her gün yeniden ölerek
Zalimin elinde tutsak
Cahile kurban olarak
Yalanla kirlenmiş havada
Güçlükle soluk alarak
Savunmak gerçeği çoğu kez
Yalnızlığını bilerek
Korkağı, döneği, suskunu
Görüp de öfkeyle dolarak
Toplanır ölü arkadaşlar
Her biri bir yerden gelerek
Kiminin boynunda ilmeği
Kimi kanını silerek
Kucaklıyor beni Metin Altıok
Aldırma diyor gülerek
Yaşamak görevdir yangın yerinde
Yaşamak insan kalarak


ATAOL BEHRAMOĞLU
 
NOTLAR
  • Ataol Behramoğlu bu şiiri, Sivas Madımak otelinin kundaklanması sonucu ölen arkadaşı Metin Altok için yazmış. Metin Altıok’un hayatını da okumanızı tavsiye ederim. Ben içeride olanların yaşadıklarını, hepsinin tek tek hikâyelerini çok okudum. Onlarla ilgili yazmayı çok istedim ama layık göremiyorum kendimi, ne yazsam anlamsız ve basit kalacak biliyorum.
  • Aynı otelde bulunan ve ölen Hasret Gültekin, “Bir İnsan Ömrünü Neye Vermeli” türküsünü çok güzel söyler, bir de ondan dinleyin derim.
  • Zülfü Livaneli’nin bahsettiğim albümünde birçok sanatçı onun şarkılarını söylemiş. İlk dinlediğimde Zülfü’nün sesini çok özlediğimi ve keşke bir de bu şarkıları kendisinin söylediği bir albüm yapsaydı dedim. Ama sonra alıştım diğer sesleri de dinlemeye. Bir de tüm şarkılarda müzikler, düzenlemeler o kadar güzel ki, anlatmam mümkün değil dinlemeniz, yaşamanız lazım. Hepsini tek tek yazayım dedim ama hepsinin yanına tek tek Mükemmel yazmaya gerek yok, işte en çok beğendiklerim:

Merhaba - Candan Erçetin
Gün Olur – Yaşar
Leylim Ley - Kardeş Türküler
Gözlerin - Yeni Türkü
Sevda Değil – Linet
Yiğidim Aslanım Burda Yatıyor - Fazıl Say & Serenad Bağcan
Saat 4 Yoksun – Suavi
Sürgün - Aynur Aydın
Nefesim Nefesine – Ahuzar
İçimizden Biri - Fırat Tanış
Kuşların Vurulduğu Zaman – Rojin
Eski Tüfek (Bir İnsan Ömrünü Neye Vermeli) - Erkan Oğur & İsmail Hakkı Demircioğlu
Mayın - Cengiz Özkan
Atlı - Onur Akın
Yangın Yeri - Harun Tekin
Neylersin - Sevcan Orhan
Yalnızlık - Selçuk Balcı



2 yorum:

  1. Gökçinciğim aynı soruyu ben kendime sorduğumda şuana kadar ömrümü çalışmanın yanında aileme adamışım.Evlenmeden önce annem,babama şimdi de hem onlara hemde kızıma ve kocama ....
    ben nerdeyim diye baktım yokum....Belki birçok kişi gibi herşeyi erteliyorum şuanda tek hedefim tüm istediklerimi emeklilikte yapmak yine biliyorum ki yarın yok bugün var ama maalesef öyle bir sektörde çalışıyoruz ki özel hayata zaman kalmıyor.Albümü diledim bende benim favorim GÖZLERİN-YENİ TÜRKÜ Canım inşallah 2017 tüm dünyaya ve bize barış ve huzur getirir,bizim özelimizde de dileklerimiz gerçek olur sevgilerimle

    YanıtlaSil
  2. Aslında bütün kadınların yaptığını yapıyoruz biz Şenaycım,kendimizi başkalarına adıyoruz. Ben de çalıştım hep diyorum ama kim için çalıştım kendim için mi? Sağlık olsun canım benim, dediğin gibi elbet bir gün bize de gelecek sıra. 2017 sağlıklı ve huzurlu bir yıl olsun hepimiz için inşallah

    YanıtlaSil